Borsaya ilişkin düzenlemeler piyasayı nasıl etkileyecek?
Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremlerin üçüncü gününde Borsa İstanbul’da işlemler durdurulurken, düşük hacimle yaşanan değer kaybının telafisi için de bazı tedbirler hayata geçirildi.
Bu kapsamda gündeme gelen ilk düzenleme, bireysel emeklilik sisteminde devlet katkısı portföyünde borsa payının artırılması olmuştur.
Resmi Gazete’de yayımlanan düzenlemeye göre, bireysel emeklilik sisteminde devlet katkısı portföyünde yer alan fonların borsa payı yüzde 10’dan yüzde 30’a çıkarıldı.
Yönetmeliğe göre, fon portföyünün yüzde 1’inden fazlasının tek paya yatırılamayacağı sınırlaması yüzde 5 olarak değiştirildi.
Nakit olarak ödenen devlet katkısı fonu portföyü; Borsada işlem gören ve bankalar tarafından ihraç edilen borçlanma araçları, kaynağı banka olan varlık kiralama şirketleri tarafından ihraç edilen kira sertifikaları veya Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yetkilendirilmiş derecelendirme kuruluşları tarafından yatırım yapılabilir dereceye eşdeğer derecelendirme notu ile teminatlandırılmış menkul kıymetler ve varlık veya ipoteğe dayalı menkul kıymetler. Değerlemedeki pay yüzde 20’den yüzde 15’e düşürüldü.
Ayrıca düzenlemeye göre, BİST 30, BİST likit banka, BİST banka dışı likit 10 ve BİST katılım 30 endekslerindeki paylar, söz konusu fon portföyünün yüzde 10’undan az olmamak üzere borsa yatırım fonları katılma payları ile değerlendirilecek.
Yönetmeliğe eklenen geçici maddeye göre belirlenen portföy sınırlamalarına en geç 10 gün içinde uyulması zorunlu hale getirildi.
10 günde 10 milyar TL’ye varan katkı öngörülüyor.
Söz konusu düzenleme ile uyumun gereği olan 10 gün içinde borsaya kaynak girişinin 10 milyar TL’yi bulması bekleniyor.
Düzenlemeyi Bloomberg HT’ye pahalıya mal eden Çet Portföy Genel Müdürü Mehmet Gerz, 50 milyar liralık birikmiş devlet katkısı bedeli olduğunu ve bunun yüzde 12’ye tekabül eden 6 milyar lirasının stoklarda tutulduğunu söyledi. Gerz, yeni düzenleme ile uyum sürecinden sonraki 10 gün içinde 9-10 milyar liralık hisse senetlerine geçişin gerçekleşeceğini bildirdi.
Gerz BES’te devlet katkısı portföyündeki hisse senedinin yönetmelikle verilen yüzde 50’ye kadar artırılabilmesi durumunda, hisse senetlerine 25 milyar liralık giriş söz konusu olabilecek. beklediğini söyledi.
Allbatross Portföy Fon Yöneticisi Gökhan Uskuay da benzer bir analiz yaptı. Uskuay, uyum döneminde stoklara günlük 900 milyon TL-1 milyar TL giriş beklediklerini söyledi. Uskuay, Türkiye Varlık Fonu’nun da alımlarla uğraşması durumunda borsaya günlük katkısının 1-1,5 milyar TL olabileceğini belirtti.
Uzun vadeli bir etkisi olacak mı?
BES’e ilişkin düzenlemeye ek olarak hisse geri alımlarına ilişkin vergi muafiyetinin gündeme gelmesi de olumlu beklentileri destekledi.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin, depremin ardından işlemleri duran borsa ile ilgili olarak hisse geri alımlarında yüzde 15’lik stopaj vergisinin sıfırlanması için talimat verdiği belirtildi.
Tüm bunlardan sonra uzmanlar bu durumun piyasaya olumlu yansıyacağı konusunda hemfikir. Bazı kişiler söz konusu düzenlemelerin kalıcı olumlu etki yaratacağını düşünürken, bazı uzmanlar etkilerinin kısa vadeli olacağını düşünüyor.
Gökhan Uskuay, söz konusu tedbirlerin kısa vadeli etkilerinin olacağını ve piyasayı uzun vadeli tutmanın istenmediğini söyledi. Uskuay, “Bu tedbirlerin hepsi kısa vadeli. Piyasada alıcı taraf çok zayıftı. Bu tedbirler, alıcı tarafı güçlendirmeyi hedefliyor.”
Mehmet Gerz de ilk etapta piyasaya olumlu etki etmesini beklediği düzenlemelerin uzun vadede tek başına yeterli olmayacağını düşünüyor.
Tacirler Yatırım Yönetim Kurulu Danışmanı Mehmet Aşçıoğlu, bu düzenlemelerin kalıcı etki yaratacağını öngördüğünü belirtti.
Aşçıoğlu, düzenlemelerle birlikte piyasaya önemli bir kaynak girişi olacağını belirterek, bu girişin ardından piyasanın kendi istikrarını bulacağını söyledi. Aşçıoğlu, pandemi döneminde olduğu gibi bazı firmaların ön plana çıkabileceği bir süreç yaşanacağına işaret ederek, BES’te devlet etkilerinin artmasının da kalıcı etkiye katkı sağlayacağı fikrini savundu.