Daha önceki denemelere rağmen kripto para kavramını dünyaya tanıtan ve iyi kötü pek çok altcoin’in (alternatif coin) hayatımıza girmesine neden olan Bitcoin’den bahsediyorum. Muhtemelen duymuşsunuzdur, muhtemelen ilk defa, şu anda bu kelimeyi okuyorsunuz ve biraz sahiplik deneyimi yaşamış olabilirsiniz. Hepimiz bir tarafa tutunuyoruz, kimimiz alıp satıyoruz, kimimiz elinde tutuyor, kimimiz teknolojisine hayran kalıyor ve ‘Asıl mesele blockchain’. diyoruz 🙂
Bugün “Hadi canım!” diyebilirsiniz. ‘ dedirtecek bir güne götürmek istiyorum.
Öncelikle hayatımıza ilk kripto para olarak giren Bitcoin için bazı temel bilgilerimizi tekrarlayalım mı?
ifşa edici; Satoshi Nakamoto
Temel taşı; Blockchain
Bitcoin.org Kayıt Tarihi; 18 Ağustos 2008
İlk Makale Tarihi; 31 Ekim 2008
Genesis Blok Başlangıç; 03 Ocak 2009
İlk Blok Ödülü; 50 BTC
Birinci Blok İfadesi; The Times 03/Ocak/2009 Şansölye Bankalar İçin İkinci Kurtarma Paketinin Eşiğinde
İlk Transfer Tarihi; 12 Ocak 2012
İlk Transfer Yapıldı; Hal Finney
İlk Transfer Ölçüsü; 10 BTC
İlk Fiziki Alım Satım; Pizza
İlk Fiziki Satış Fiyatı; 10.000 BTC
Tedarik Döngüsü; 10 dakika
Devre Arası; 4 yıl
Son Üretim Tarihi; 2140
Toplam Tedarik Ölçüsü; 21 Milyon
İşte tam da bu bağlamda tüm istikrarı bozan “Yok canım, sanırım yok.” Bitcoin tarihinde oluyor diyebileceğimiz bir gelişme var… Ve şimdi bu fikrin ortaya atılmasının üzerinden 18 ay geçti 🙂
Bildiğiniz gibi (ya da yeni öğrendiğiniz gibi 🙂 ) Bitcoin’in toplam arzı 21 milyon ile sınırlıdır. Diğer bir deyişle ve kolay bir hesapla, yarılanma sayesinde Bitcoin arzı 2140 yılında sona erecekse, o zaman ortalama her 10 dakikada bir 21 milyon adet üretilmesi gerekiyor. Hesap çok mu kolaydı? 😉 O zaman kısa denklemi burada bırakalım;
İlk yıla bakacak olursak ortalama;
Her 10 dakikada bir 50 BTC arzı
60 Dakikada 300 BTC
24 Saatte 7200 BTC
30 Günde 216.000 BTC
İlk Yılda 2.625.000 BTC
4 yılda bir 25, 12.5, 6.25, 3.125 şeklinde yarılanması sonucunda arzın tamamlanma süresi bize 2140 yılını gösteriyor.
Denklem olarak isteyenlere istediklerini aşağıdaki formda verelim;
Saatte 6 Blok x Günde 24 Saat x Yılda 365 gün x Her 4 yılda bir yarısı = ortalama 210.000 dersek
Arzın ölçüsü 50 + 25 + 12.5 + 6.25 + 3.125 + … = Toplam 100 kabul edip ikiliyi çarparsak
210.000 x 100 = 21.000.000 = 21 Milyon elde ederiz.
“Sadece 21 milyon Bitcoin olacak.” dedi Satoshi.
Bu rakamdan çok uzakta değiliz, yaklaşık 18.5 milyon Bitcoin dolaşımda. Yakın desek de daha tamamlanmasına 120 yıl var. Kısacası hiçbirimiz sonu görecek kadar yaşamayacağız. (Şimdilik diyelim :))
Ayrıca toplamda, özellikle halvingler nedeniyle hiçbir zaman 21 milyona ulaşamayacak ama o konuyu şimdilik bir sonraki yazıya bırakalım ve hikayemize devam edelim…
Buraya sıkılmadan gelebilenlerdenseniz tebrikler… Peki, en başta yapılan bu hesap piyasaya uymayabilir mi?
Aslında 3 Ocak’ta Genesis Block’un oluşturulmasının ardından 12 Ocak’taki ilk transferin üzerinden 18 ay geçmiş ve her şey planlandığı gibi güzel gidiyordu… Ta ki takvimler 6 Ağustos 2010 tarihini gösterene kadar. o gün Bitcoin protokolünde. Kullanıcıların ortasında gerçekleştirilen işlemler, işlem günlüğüne veya blok zincirine dahil edilmeden önce düzgün bir şekilde doğrulanamadı, bu da kullanıcıların Bitcoin’in ekonomik kısıtlamalarını atlamasına ve sınırsız sayıda Bitcoin oluşturmasına izin verdi. Bir hacker, 15 Ağustos’ta ilgili güvenlik açığından yararlanarak 184 milyar Bitcoin madenciliği yapmayı başardı. mevcut kurulum, izin verilen boyutu aşacak kadar büyük süreçleri hesaba katmadı. Açık olmak gerekirse, Bitcoin bugün olduğu gibi güçlü bir kripto para birimi geçmişine sahip değildi; Birçok yeni teknoloji gibi, büyüme sancıları yaşadı ve bunlardan biri, birkaç işlemde milyarlarca Bitcoin üreten bu yanılgıydı.
Bu olağandışı süreç 1,5 saat içinde fark edildi. Yama yaklaşık dört saat içinde kullanıma sunuldu ve web’in ‘doğru’ sürümü, uğursuz sürecin ilk yayınlanmasından yaklaşık beş saat sonra tüm süreci yerine getirdi.
Peki bu hata neydi ve nasıl oldu?
Değer Taşması Olayı / Taşma Hatası
184.467.440.737.09551616 Bitcoin üreten blok olan 74.638 bloğunu incelersek ve her biri 92 milyar (daha açık olmak gerekirse 92.233.720.368.54277039) Bitcoin alan iki adres görürsek;
Bitcoin’deki hatalı işlemin gerçekleştiği blok 74.638’deki bu anormallik, Bitcoin Talk forumunda Bitcoin geliştiricilerinden biri olan Jeff Garzik tarafından hemen fark edildi. O günlere dönmek isteyenler için forum adresi;
Garip blok 74638
Soruna ‘taşma hatası’ adı verildi; Çıktı toplandığında taşacak kadar büyükse, Bitcoin işlemlerini kontrol etme kodu çalışmıyordu;
NVD – CVE-2010-5139
‘Aşırı değer olayına’ neden olan hata çok hızlı bir şekilde düzeltildi;
Değer taşması olayı – Bitcoin Wiki
Kötü bloktan önce sıfırlanan ve çıktı taşmalarını reddetmek için kod içeren Bitcoin blok zincirinin bir “yumuşak çatalının” kullanılabilir hale gelmesi sadece beş saat sürdü.
Soft Fork bir blockchain güncellemesidir.
Bitcoin topluluğu, 184 milyar Bitcoin çıkarılmadan önce blok zincirinin durumunu çatalladığı için, bu, daha önce geçerli olan bazı blokların geçersiz bloklara dönüştürüldüğü, blok zincirinden kaldırıldığı ve daha önceki bir duruma geri yüklendiği anlamına gelir.
Çatal, yanlış bloktan sonra üretilen bloklarda kaydedilen tüm işlemleri ve madenciliği sildi. Ayrıca 184 milyar dinlenmiş Bitcoin’i de elden çıkardı. Bitcoin yaması 0.3.10 güncellemesi (veya kendisi) Bitcoin’in geçersiz yaratıcısı Satoshi Nakamoto tarafından uygulandı;
Sürüm 0.3.10 – blok 74638 taşma YAMA!
Yamanın hızlı bir şekilde uygulanması, Bitcoin’i geçerli bir kripto para birimi olarak tutmak için hayati önem taşıyordu. Bu süreç o kritik dönüm noktasıydı.
Bu tür bir teknik manipülasyon süreci ve ardından analiz olarak getirilen yumuşak çatal, Bitcoin fiyatını düşürmedi. Aslında, Bitcoin 2010 yılında bir artış yaşadı ve fiyatı yama gününün ortasında ve yıl sonunda 0,07 dolardan 0,30 dolara çıktı.
Bugüne kadar, bu sürecin arkasındaki kişi bilinmiyor ve blok zincirinin anonim yapısı nedeniyle onları takip etmenin bir yolu yok. Anonim olmasına rağmen, hala değerli bir bilinmeyen ve muhtemelen blok zinciri tarihindeki ilk blok zinciri korsanıdır.
Demek istediğim şu ki;
“Acaba o bilgisayar korsanına ne oldu?” 🙂
Teknolojiyle Kalın.
Sevgiler…
